Dişlerimizin Neyine Dikkat Etmemiz Gerekiyor?

Serhan Yücesoy

Eğitimli nüfus dahil olmak üzere pek çok insan diş ve dişeti problemlerini önemsemez, gerektiği gibi kontrollerini yaptırmaz ve sorun olup ta dayanılmaz bir hal alana kadar sorunu ihmal eder; ne yazık ki bu gerçektir.

Dişlerimizi fırçalarken bile maalesef pek çoğumuz herkesin gördüğü dişlerimize öncelik ve önem veririz. Oysaki doğru ağız hijyeni ve diş bakımı her gün 10 dakika diş fırçalama ve diş ipi kullanımını gerektirir. Yetişkinler diş fırçalamaya günde ortalama iki ya da üç dakika ayırmaktadır, çocuklarda ise bu süre daha azdır. Yumuşak bir diş fırçası kullanarak, veya daha iyisi, bir şarjlı diş fırçası kullanarak diş minesine ve diş eti dokusuna zarar vermeden, aşırı diş hassasiyeti yaratmadan dişlerimizin temizliği doğru olandır. Elektrikli diş fırçaları profesyonel ağız ve diş temizliğinde etkili olabilmektedir. Diş eti çizgisinin altına ulaşamadıkları doğrudur ancak normal diş fırçalarından çok daha etkilidirler.

Bir şarjlı diş fırçası satın almak istiyorsanız, mutlaka sarjli-dis-fircasi.com sitesine bir tur atın. Size doğru şarjlı diş fırçasını satın almak için yardımcı olacaktır.

Dişlere yerleşen bakteriler anneden bebeğe ağız yoluyla bulaşabilir. Örneğin, diş sağlığınız bozuksa ve bebeğinizin yemeğini tadarak ya da ısısını mama kaşığını ağzınıza götürerek kontrol edip yediriyorsanız, onun diş sağlığını da riske atmış olursunuz. Bu koşullar altında ebeveynlerin ağız ve diş sağlığına önem vermeleri hem kendi sağlıkları hem çocuklarının sağlıkları için önemlidir.

Diş ağrısı ve hassasiyetibüyük sorun…

Ebeveynler bebeklerin ya da çocukların süt dişlerine yeteri kadar özen göstermemektedir. Ancak bakımsız süt dişleri büyük sıkıntılar doğurabilmektedir. Diş problemleri olan çocuklar okulda dikkat dağınıklığı ve huzursuzluk sorunu yaşayabilirler. Öğretmenleri bunun davranış bozukluğu olduğunu söylese de, nedenlerinden biri size söyleyemedikleri diş sorunları, diş ağrıları olabilir.

Yiyecek ve içecek tercihlerimizde çok sıcak ve çok soğuğu birlikte tüketmek, dişlerimizde hassasiyete ve sızlamalara neden olmaktadır. Soda, sporcu içecekleri, şarap gibi içecekler de diş minesine yapışıp, aşınma yaratmaktadır.

Şekerli yiyecekler dolgulara zarar vereceği gibi, diş plakları oluşumuna, ağız kokusuna, diş eti hastalıklarına ve çürüklere neden olur. Bunları yemekten vazgeçemiyorsanız mutlaka dişler fırçalanmalı ve diş ipi kullanılmalıdır.

Dişlerinize iyi davranın…

Stresli zamanlarda kalem arkasını dişlediğimiz, sinirden dişlerimizi sıktığımız ya da gece uykuda diş gıcırdattığımız olmuştur. Tüm bunlar dişlerimizde stres kırılmalarına, diş minelerinde aşınmalara, diş kayıpları, çene ağrılarına vb. neden olmaktadır. Stresli zamanlarımızda stres topu ile vakit geçirmek, çerez gibi atıştırmalıklar tüketmek, gün içinde diş sıkmamızı bir parça önleyecektir. Ancak gece diş gıcırdatmaları için diş doktorunun vereceği gece plaklarıyla bunun önüne geçmek mümkün olabilmektedir.

Tırnak yemek, fiyat etiketlerini dişlerimizle koparmak, dişlerimizle kapak ya da paket açmak, kabuklu yemişleri dişlerimizle kırmak vb. dişlerimizi ve diş etlerimizi tehlikeye, riske sokacaktır.

Kötü ağız kokusuna son…

Sigara içen kişiler naneli ağız suları ile gargara yapmanın ağız hijyeni sağlamak ve ağız kokusunu önlemek için etkili olacağını düşünürler. Ancak sigara kokusu dişeti ve ağız dokusuna yapışır. Bu nedenle düzenli diş fırçalamak, birkaç ayda bir diş doktoru ziyareti ama en önemlisi sigara kullanımına son vermek en etkili çözüm olacaktır.

Dişlerimizi beyazlatırken dikkat…

Beyaz gülüşünü yakalayabilmek, ağız ve diş sağlığının kontrol için düzenli diş kontrolü önemlidir. Diş beyazlamasından önce diş ve diş eti sorunlarının çözümü önceliklidir. Diş beyazlatmada dişlerdeki hassasiyeti ve rahatsızlıkları en aza indirmek için, yavaş ve istikrarlı olmak iyidir. Sık yapılan beyazlatma işlemi dişlerde hassasiyete ve diş minelerinde yıpranmalara neden olmaktadır.

Kahve, çay,  karışık meyve suları, soya sosu vb. diş rengini etkilediği görülmektedir. Bunların tüketimine sınır getirmek, diş beyazlatmadan sonra da dişlerin beyaz kalmasına yardımcı olacaktır. Karnabahar, çilek, peynir ve yoğurt, tohumlar, badem, ceviz, kaju vb. kuruyemişler, ananas, soğan, kereviz gibi yiyecekler dişlerin beyazlamasını sağlar.

Dişlerimizin durumu bazı hastalıklar hakkında uyarıcı olabilir….

Her gün düzenli dişlerinizi fırçalıyorsanız, diş ipi kullanıyorsanız ve birkaç ayda bir diş temizliği ve bakımı için diş doktorunuzu ziyaret ediyorsanız, tüm bunlara rağmen ağız kokusu devam ediyorsa bu bazı sağlık sorunlarınızın habercisi olabilir. Mide, kalp rahatsızlıkları, yüksek kan şekeri, romatolojik rahatsızlıklar, osteoporoz, kansızlık, yeme bozuklukları vb. pek çok hastalığı diş ve diş eti sorunlarından yola çıkarak tespit etmek mümkündür.

Yorum yazın